Okuyucularımıza sunduğumuz bu kitap, adından da anlaşılabileceği gibi, tasavvuftan dilimize geçen deyimleri ve atasözlerini tespit etmektedir. Bu deyimlerin, bu sözlerin bazıları, tasavvufi inançlara, o inançlardan doğan adetlere, geleneklere dayanıyor; bazılarıysa tarihi olayları canlandırmakta. Fıkralardan meydana gelenleri var; yahut o fıkralar, bu sözlerle örülmüş, bunlardan uydurulmuş. Fakat günümüze kadar gelenleri, günümüzde bile söylenenleri mevcut. İçlerinde insanlığı, insani seciyyeyi belirtenleri, kula kul olmamayı ögütleyenleri, hür yaşayışı dile getirenleri var; ayetlerin, hadislerin meallerini verenleri var; aşırı Batıni inançlarla, asılsız hatta akla-dine aykırı hayallerle yoğrulanları var. Bu son bölüme girenleri de Nakl-i küfr, küfr değildir diyerek aldık...
Okuyucularımıza sunduğumuz bu kitap, adından da anlaşılabileceği gibi, tasavvuftan dilimize geçen deyimleri ve atasözlerini tespit etmektedir. Bu deyimlerin, bu sözlerin bazıları, tasavvufi inançlara, o inançlardan doğan adetlere, geleneklere dayanıyor; bazılarıysa tarihi olayları canlandırmakta. Fıkralardan meydana gelenleri var; yahut o fıkralar, bu sözlerle örülmüş, bunlardan uydurulmuş. Fakat günümüze kadar gelenleri, günümüzde bile söylenenleri mevcut. İçlerinde insanlığı, insani seciyyeyi belirtenleri, kula kul olmamayı ögütleyenleri, hür yaşayışı dile getirenleri var; ayetlerin, hadislerin meallerini verenleri var; aşırı Batıni inançlarla, asılsız hatta akla-dine aykırı hayallerle yoğrulanları var. Bu son bölüme girenleri de Nakl-i küfr, küfr değildir diyerek aldık...