Levant : Akdeniz'de İhtişam ve Felaketler

Stok Kodu:
9789752899322
Boyut:
13.5x19.5cm
Sayfa Sayısı:
637
Basım Yeri:
İstanbul
Basım Tarihi:
2011
Çeviren:
Nigar Nigar Alemdar
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
2. hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
400,00TL
Taksitli fiyat: 1 x 400,00TL
Aynı gün kargo
9789752899322
362769
Levant : Akdeniz'de İhtişam ve Felaketler
Levant : Akdeniz'de İhtişam ve Felaketler
400.00

Güneşin doğduğu topraklardan, batıya açılan üç pencere; Smyrna (İzmir), İskenderiye ve Beyrut…
Philip Mansel, Levant’ta Doğu ve Batı’nın tarih boyunca süren diyalog ve çatışmalarını barındıran bu şehirlerin bir panoramasını sunuyor. Bu üç şehir, Osmanlı İmparatorluğu ile Avrupa arasındaki en etkili iletişim noktalarıydı. Farklı kültürlerin, dinlerin ve ulusların birlikte yaşayabildikleri, neredeyse devlet politikalarından bağımsız kendi kadim karakterlerini dayatan şehirlerdi. Sakinleri de, tıpkı yaşadıkları şehir gibi kendilerine farklı kimlikler ve diller seçebiliyor, hatta ortak yaşamlarını bir adım ileri taşıyarak ortak bir dil, lingua franca, icat edebiliyorlardı.
Fakat başta kozmopolit karakteri olmak üzere, özgürlük çağrıştıran bu meziyetlerinin yanı sıra, felaketler de Levant’ın yakasını bırakmıyordu. Smyrna, büyük yangınla, İskenderiye, modernlik ve gelenekler arasında sıkışmışlığıyla, Beyrut ise iç savaşla tanıştı.
Konstantiniyye’nin yazarı Mansel, en ufak ayrıntıyı bile atlamadan, titizlikle işlediği bu tarihsel anlatıda, sadece şehirlerin tarafını tutarak, hikâyeyi bir de onların dilinden dinlememizi sağlıyor. Çünkü Doğu ile Batı’ya ev sahipliği yapmış bu şehirlerin “birlikte yaşamak üzerine” anlatacak çok hikâyesi var.

Güneşin doğduğu topraklardan, batıya açılan üç pencere; Smyrna (İzmir), İskenderiye ve Beyrut…
Philip Mansel, Levant’ta Doğu ve Batı’nın tarih boyunca süren diyalog ve çatışmalarını barındıran bu şehirlerin bir panoramasını sunuyor. Bu üç şehir, Osmanlı İmparatorluğu ile Avrupa arasındaki en etkili iletişim noktalarıydı. Farklı kültürlerin, dinlerin ve ulusların birlikte yaşayabildikleri, neredeyse devlet politikalarından bağımsız kendi kadim karakterlerini dayatan şehirlerdi. Sakinleri de, tıpkı yaşadıkları şehir gibi kendilerine farklı kimlikler ve diller seçebiliyor, hatta ortak yaşamlarını bir adım ileri taşıyarak ortak bir dil, lingua franca, icat edebiliyorlardı.
Fakat başta kozmopolit karakteri olmak üzere, özgürlük çağrıştıran bu meziyetlerinin yanı sıra, felaketler de Levant’ın yakasını bırakmıyordu. Smyrna, büyük yangınla, İskenderiye, modernlik ve gelenekler arasında sıkışmışlığıyla, Beyrut ise iç savaşla tanıştı.
Konstantiniyye’nin yazarı Mansel, en ufak ayrıntıyı bile atlamadan, titizlikle işlediği bu tarihsel anlatıda, sadece şehirlerin tarafını tutarak, hikâyeyi bir de onların dilinden dinlememizi sağlıyor. Çünkü Doğu ile Batı’ya ev sahipliği yapmış bu şehirlerin “birlikte yaşamak üzerine” anlatacak çok hikâyesi var.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat